17 Ocak 2012 Salı

Bekar odamın camı çatlak




Bekar odamın camı çatlak

Fırtına  ile şen şakrak

Sallanıyor perdenin her bir yanı
Kırık dökük saksıda
Boynunu bükmüş çiçek ve yaprak
Esinti var  hem de  soğuk
Elektrik sobası ortada
Görüntüsü bile  donuk
Bir saat yansa üç saat sönük
Eski bir ranza, her yeri çürük

Üşüyorum, yatağımda dahi
Gecenin bir yarısı büklüm, büklüm
İçimde yokluğun, oda da yokluk
Ben yokluğuna küskünüm
Odam yoksulluğa
Kulaklarımda uğuldayan fırtına sesi
Beni bağrına basan rüzgârın
İçime işledi nefesi.
Şubat l977

1977  Üniversite 3. Sınıf öğrencisiyken aynı zamanda memuriyete de yeni başlamıştım. Ankara incesu mevkinde bir  bekar odası. Kış günü hava buz gibi. Odada çok eski bir elektrik sobası. Çok zayıf bir somya, sünger yatak ve yorgan. Ben üşüyorum. Duvarda gümüşhane dağlık bölgelerinden birinin yer aldığı bir fotoğraf karesi. O geçe yazmıştım bu şiiri.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder